Yaşam

Çizgi roman dünyasının yıldızı: Karga

Burak Göral

1994 yılında sinemalarımıza gelen Alex Proyas’ın zifiri karanlık filmi The Crow’un yer aldığı “The Crow” adlı bir çizgi romanın olduğunu buradaki pek çok kişi fark etmişti. Filmin intikam dolu ana karakterini Brandon canlandırıyordu. Şu anda sinema kariyerinin başında olan ünlü Bruce Lee’nin oğlu Lee. Ne yazık ki genç oyuncu, silahlı saldırının sonlarına doğru talihsiz bir kazada aldığı kurşun yarası nedeniyle hayatını kaybetti, artık 28 yaşındaydı.

Karga, James O’Barr, Çeviren: Elif Ersavcı, 272 sayfa, İthaki Yayınları, 2023.

Film, sinema tarihinin en karanlık çizgi romanlarından birinden uyarlandı. Yönetmen Proyas, filmini orijinali gibi siyah beyaz çekmek istedi ancak yapım stüdyosu buna izin vermedi.

Amerikalı grafik sanatçısı James O’Barr’ın ‘The Crow’ adlı eseri bağımsız çizgi roman dünyasının yıldız eserlerinden biridir. Çok karmaşık bir hikayesi yok. Genç bir adam olan Eric Draven, nişanlısı güzel Shelly ile keyifli ilişkisini yakında yeni bir evde sürdürmeye hazırlanıyor. Ancak bir gün, bir grup sokak serserisi, ıssız bir yolda arabası bozulan mutlu çiftin peşine düşer. Görünürde hiçbir sebep yokken Eric’e saldırıyorlar, onu başından vuruyorlar, sonra acımasızca dövüyorlar, tecavüz ediyorlar ve sonunda Shelly’yi öldürüyorlar. Ölmek üzereyken yarı baygın halde olayları gören Eric hastaneye kaldırılır ancak kurtarılamaz.

Ancak Eric, yalnızca kendisinin gördüğü gizemli bir karga tarafından yeniden uyandırılır. Aslında ölü bir adam olduğu için tekrar öldürülemez. Uzun yıllar Shelly ile yaşayacağını sandığı evde kalır, hep onu düşünür ve bu zulme sebep olan serserileri birer birer bulup avlamaya başlar. Her ne kadar sıradan bir intikam hikayesi gibi görünse de O’Barr’ın intikam duygusunu ve bunun insanların içinde yaktığı öfke ateşini çok iyi anladığını ve anlattığını söylemek gerekir. Acı içinde kıvranan Eric teselli edilemez. Aslında bu anlamda mazoşizmin sınırındadır. Bazen karga bile ona bunu yapmamasını, kendini böyle bir karanlığa teslim etmemesini söyler ama o buna engel olamaz. Eric, kendisinden korkunç bir şekilde alınan sevdiği kişinin yokluğundan dolayı dayanılmaz bir acı hissediyor. Shelly ve Eric’i öldüren T-Bird’ün çetesi, çoğunlukla dumanlı olan Funboy, Top Dollar, Tin-Tin ve Tom-Tom adlı serserilerden oluşuyor. Eric hepsini tek tek bulur ve onları mümkün olan en vahşi yöntemlerle öldürerek acısını bir nebze olsun dindirmeye çalışır.

ACIYA TUTUNMAK

Tanıtımı Ocak 1989’da yayınlanan ve ardından dört bölüm halinde tamamlanan bu karanlık öykünün yazarı James O’Barr, yetimhanede büyümüş, yalnızlığı iyi bilen bir adamdır. 18 yaşında askere gittiğinde Beverly adında çok sevdiği bir nişanlısı vardı. Nişanlısının sarhoş bir sürücü tarafından öldürülmesinin ardından çok karanlık günler geçirdi. Kendi deyimiyle öfkeli ve asi bir adam olarak birkaç yıl büyük bir hiçlik içinde yaşadı. Bir röportajda “Bir şeyler yapmam gerekiyordu, en azından kağıt üzerinde adaleti sağlayabilirdim” dedi. Bunun üzerine Karga’yı çizmeye başladı…

“The Crow”u okuduğunuzda yazarın belli şiirlerden, punk rock müzisyenlerinden ve gruplarından etkilendiğini rahatlıkla görebilirsiniz. İlk çıktığında büyük bir başarı elde etmemişti ama kulaktan kulağa yayıldı ve Hollywood’un dikkatini çekti.

Alex Proyas’ın çektiği sinema aslına oldukça sadık, en büyük farkı Eric’in etrafındaki karganın herkes tarafından görülebilmesi. Ayrıca filmde sokak çetesi Eric’i sonlara doğru biraz daha zorluyor. Film, Brandon Lee’nin trajik ölümünün de etkisiyle çok popüler olunca ve geniş kitlelerce izlendiğinde, daha sonra birkaç devam filmi çekildi. Bu yılın sonunda yeni bir film uyarlaması gelecek gibi görünüyor.

İthaki Yayınları’nın tüm fasiküllerinin tek ciltte toplandığı bu ‘özel baskı’, siyah beyaz tonların ortasında hüzünle akan simsiyah bir nehir gibidir. O’Barr, Eric’in büyük aşkını, acısını ve öfkesini farklı renkler kullanmaya gerek duymadan anlatmış. ‘İyi’nin içindeki karanlığı kendine doğru çeken ‘kötülüğün karanlığı’nın sert bir portresi.

Zaten bu hikaye şiddet olmadan anlatılamazdı. Ama tüm bu şiddetin arasında özellikle bölümleri birbirine bağlayan sayfalardan fışkıran romantizm de oldukça etkili. Bu sahneler, acı verici bir geri dönüşle sunulan o korkunç hatanın etkisini daha da artırıyor. O’Barr’ın replikleri oldukça sinematografik, gölge ve ışık oyunlarıyla dolu. Hikayeye Elif Ersavcı’nın sade ve titiz çevirisi eşlik ediyor.

“Karga”nın her sayfasında acı, ıstırap ve öfke var. Bu yüzden okumak özel bir ruh hali gerektirir. Ayrıca Joy Division, The Cure, Violent Femmes ve Nine Inch Nails gibi grupların müzikleri eşliğinde de okunabiliyor. Ancak daha sonra normal dünyaya dönmek biraz zaman alabilir…

haberkure.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu